Tuzla Piyade Okulu ve Bordro Görevi Üzerine Bir Anı
1986 yılıydı. Tuzla Piyade Okulu’nda asteğmenlik eğitimimizde sona yaklaşmıştık; rütbeleri takmamıza bir ay kadar vardı. İşletme-Muhasebe okumuş olmamızdan dolayı bölükten 6-7 kişi, maaş bordrosu hazırlamakla görevlendirildi. O şanslı(!) kişilerden biri de bendim.
Üniversiteden bir arkadaşım bu görev için teklif getirdiğinde biraz tereddüt ettim. Temel eğitimimizi tamamlamıştık, ancak önümüzde tanksavar silahı, el bombası ve uçaksavar silahı gibi özel eğitim atışları vardı. Açıkçası bu deneyimi kaçırmak istemiyordum.
Sabahları bölük eğitim alanına giderken biz, bordro görevlileri, sınıflarda (veya “kısımlarda”) kalıyorduk. Maaş hesaplamaları ve bordro düzenlemek için bilgilerin gelmesini bekliyorduk. Ancak ilk gün, Temmuz sıcağında tüm günü boş boş oturarak geçirdik. Kendime sormadan edemedim: Eğitimde mi olmak daha iyi yoksa serin bir odada beklemek mi?
Bölüğün özel manga görevlerinden biri olarak, piyade tüfeği yerine tanksavar silahı taşıyorduk. İki parça halinde taşınan bu silah, monte edildikten sonra bir asker mermiyi arkadan sürer, diğeri ateş ederdi. Ancak eğitimde bu işlemleri genelde mermisiz yapıyorduk. Bordro görevine ayrıldığım gün, tanksavarın gerçek mermi ile eğitimi yapılmış. Mermiler sınırlı olduğu için komutan yaka numaralarımızı okuyarak rastgele seçim yapmış. İlginç bir şekilde okunan numaralardan biri benimkisiymiş. O gün bordro görevlisi olmasaydım, üç aydır sık sık taşıdığım silahı nihayet kullanabilecektim.
Eğitimden dönen arkadaşlar durumu anlattığında, bordro göreviyle ilgili kararımı netleştirmiştim. Şöyle düşündüm:
Kışlaya döndüğümde bana bordro yaptırmayacaklar, aksine askerlere eğitim vermemi isteyecekler. O halde şimdi eğitimlere katılmak istiyorum.
Bu düşünceyle bordro görevinden ayrıldım ve yeniden eğitimlere katıldım.
Asteğmenlik ve Eleşkirt Günleri
Bir ay sonra asteğmen rütbesini taktık. Dağıtım yerim Ağrı’nın Eleşkirt ilçesiydi. Kışlaya teslim oldum. Ancak tahmin ettiğim gibi, bordro hazırlama ve maaş dağıtım görevinden kaçış yoktu. İşletme eğitimi almış biri olarak, kışlada maaş bordrosu hazırlama ve maaş dağıtımından sorumlu olarak görevlendirildim.
İşte böyle bir yolculuktu. Askerlikteki bordro görevi, eğitim alanında yapılan tanksavar atışları ve en sonunda bordro masasına geri dönüş… Hayatın ilginç bir mizah anlayışı var, değil mi?
Bu anıyı yayınlayarak askerlik sürecimde yaşadığım bu farklı deneyimleri paylaşmak istedim. Belki bir gün sizler de benzer ikilemlerle karşılaşırsınız; kimin hangi yolu seçeceğini zaman gösterecek.